top of page

AKSEKİ YÖRESİ VE KÖYLERİNİN İSİMLERİNİN SIRLARI

Akseki köylerinin neredeyse tamamına yakın bir kısmının ismi Türkçe değildir. Örnek olarak şunlar verilebilir (parantez içindekiler yeni isimleridir): Ivgala (Sinan Hoca), Elvat

(ilvat), Götenna (Gödene), Gelves (Dutluca), Marulya (Akseki), İbradı (Aydınkent), Alakilise (Alaçeşme), Menariye (Minareli), Erimna (Ormana), Beldos (Mahmutlu), Gravganda (Sadıklar), Sülles (Güzelsu), Eftese (Cukurköy), Manavul (Pınarbaşı), Kilisa (Taşlıca), Gağras (Cevizli), Tutuz (Çınardibi), Hotarya (Salihler), Simyon (Süleymaniye), Bodamya (Bademli), Larma (Kuyucak), Dedere (Dikmen), Unurla (Ürünlü), Gönyat (Güneyyaka), Zilan (Gümüşdamla), Çöndüre (Kepez), Emerye (Gümüşyaka), Yarpuz (Doğrul), Gecereme (Gençler). Bunlara, Türkçe ad verilmeyen, Cemerler, Çimi ve Cendeve gibi diğerlerini de eklemek mümkündür. Yukarıdaki isimlere bakınca, bunlar arasında yapı, fonetik ve ses bakımından bir bütünlük olduğu söylenemez. Bu isimler arasında gruplamalar yapmak olasıdır. Akseki yöresindeki koy isimleri üzerine Akdeniz Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri Bölümü öğretim üyeleri ve görevlileri ile yaptığımız bir çalışmada su sonuçları çıkardık (parantez içindekiler anlamlarıdır). 1- Luwice isimler: Luwiler,İ.Ö 3000 yıllarında Orta Asyadan Anadoluya göç etmişlerdir.Konya civarların da devlet kurmuşlar ,ineği totem olarak kabul etmişlerdir.Elvat (geçit yeri), Gravgan­da (doruk yeri), Manavul (ana tanrıça), Gağras (güzel doruk), Cendeve (Tanrıça Kinda tapınağı), Cemerler (dağ doruğu), Götenna (duvarlı), Lar­ma (ay ışığı), Unulla (baş veren), İbradı (gürsu), Didere (yüce ana tanrıça). 2- Helence isimler: Efteşe (Bolluk), Bodamya (Nehir Yurdu), Bergos (Surlu), Alakisia (Ala Kilise), Kisel (Kilise), Zilan (Zorbalık). 3- İyon ismi: Simyon 4- Hitit ismi: Hotarya 5- Lukkuanca : Sülles (Güzel Diyar) 6- Bilinmeyen isimler: Cecereme, Gelves, Tu­zuz, Ivgala, Erimna, Gönyat SONUÇ Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı gibi, Akseki yöresi tarih boyunca değişik kavimlerin etkisi altında kalmıştır. Bunların başlıcaları Hattiler, Hititler, Likyalılar, Psidyalılar, Lykoniahlar, Pamfilyalılar, Isauriahlar, Helenler, Romanlılar, Selçuklular ve Osmanlılardır. Helenler ve Romalılar tarih ölçüleri içinde daha dün denecek kadar yenidir. Bu dönem, bin yılı milattan önce, bin yılı da milattan sonra olmak üzere iki bin yıllık bir süreyi kapsar.1800’lü yıllarda Akseki halkının yarıya yakın bir kısmının Hıristiyan olduğu söylenir.Kemal Özkaynak, Akseki üzerine yazdığı Akseki Kazası isimli kitabında, Akseki yöresinde Taşçıyan, Okçuyan, Bıçkıyan gibi Ermeni cemaat ve meslek sahiplerinin de olduğunu, tapu kadastro kayıtlarına dayanarak belirtmiştir. 1000 li yıllar öncesinde Süleymaniye , Cevizli, Bademli Eti hakimiyetinin uzandığı sahalardandı.Asia Minors(Berlin de basılan A.D.T.C.F. de önemli bir araçtır.) adlı bir haritada Etenna(Ivgal), Götenna (Gödene), Erimna (Ormana) adlı üç önemli merkezin olduğu tespit edilmiştir.Psidya, Kilikya, ve Pamfilya üçgeninde bu dağlık bölge hep korunaklı kalmıştır.(Kemal Özkaynak-Akseki kazası s.23).Bozkır civarında Sdara, Beyşehir-Eğridir yöresinde Anlabada, Seydişehir de Kalybrsos-Velverit şehirleri vardı. Bu şehirlere Akseki den patika yollarla kervanla gidilirdi.Roma imparatorluğunun çökmesiyle Side’ye bağlı olan şehirler fakirleşti ve küçüldü.Akseki yöresindeki tarihi şehirler Etenna, Gotenna, Erimna küçük birer piskoposluk haline geldi.Ayrıca yörede Selgeliler, Solimler, Pandilesus-Leleçler gibi zalim ve yağmacı kavimlerin etkisi olmuştur.Bilmediğimiz gerçeklerden biride bu şehirlerin hangi tarihlerde ve neden çöktüğüdür. 1071 den sonra Toroslara göçebe Türkmenler katıldı. Konmalar, göçmenler, kaynaşmalar, Bizans, Selçuk, Karaman, Osmanlı hakimiyetinde devam etti.(Av.Musatafa Enhoş. Bütün yönleriyle Aksekililer.s/17)

bottom of page